Ak Parti Merkez Yürütme Şurası (MYK) toplantısı sona erdi. Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında, parti genel merkezinde düzenlenen toplantı 4 saat sürdü. Toplantıda lokal seçimdeki oy kaybını pahalandıran Erdoğan, “Ya kusurlarımızı görerek kendimizi toparlarız ya da güneşi gören buz misali erimeye devam ederiz.” dedi.
MYK’da konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, lokal seçimdeki tabloya değinerek, AK Parti olarak oy oranlarının yüzde 44,3’ten yüzde 35,5’e, Cumhur İttifakı olarak ise yüzde 51,6’dan yüzde 40,5’e gerilediğine dikkati çekti. Partinin önemli bir oy kaybı yaşadığını vurgulayan Erdoğan, bunun temel sebebinin ise 10 ay evvel AK Parti’ye oy veren seçmenlerin bu sefer sandığa gitmemesi olduğuna işaret etti. Erdoğan, 2024 seçimlerinin iştirak oranının, 2019 seçimlerine kıyasla 6 puan geriye gittiğini, bu 6 puanlık düşüşün ezici çoğunluğunu AK Parti seçmeninin oluşturduğunu söyledi.
31 Mart’ta yapılan seçimlerde AK Parti’ye gönül verenlerin sandığına gitmemesinde hem teşkilattan hem genel merkezden hem de adaylardan kaynaklandığının vurgusunu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, aday belirleme süreci de dâhil bunların üzerinde uzun uzun durulması gerektiğini, bu mevzuda gereken her türlü adımın atılacağının altını çizdi.
“EMEKLİLERİMİZİN SERZENİŞLERİNİ VİLAYET ZİYARETLERİMİZDE GÖRÜYORDUK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin sandığa küsmesine neden olan öteki faktörleri ise; hayat pahalılığı, Kovid-19 salgınıyla başlayan, Rusya-Ukrayna savaşıyla daha da derinleşen enflasyon baskısı olarak sıraladı. Erdoğan, kurmaylarına verdiği bildiride, emeklilerin yüksek enflasyon sebebiyle en fazla refah kaybına uğrayan toplum bölümü olduğunu belirterek, “Emeklilerimizin serzenişlerini vilayet ziyaretlerimizde esasen görüyorduk. Gerek tek seferlik 5 bin lira ödenmesi, gerek yüzde 50’yi bulan maaş artırımları, gerekse öbür adımlarla, bütçe disiplinini bozmadan, üzerimizdeki bu baskıyı hafifletmeye çalıştık; lakin muvaffak olmadık.” tespitinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gazze krizi üzere elimizden gelen her şeyi yaptığımız ve bedel ödediğimiz bir sorunda dahi siyasi akınları savuşturmayı, kimi etrafları ikna etmeyi maalesef başaramadık. Bunlarla ilgili değerlendirmelerimizi de artısı-eksisiyle kesinlikle yapacağız.” dedi.
KİBİR HASTALIĞINA DİKKAT ÇEKTİ
Toplantıda “kibir hastalığı”na da dikkati çeken Erdoğan, “Buradan başlayarak; vilayet, ilçe, belde teşkilatlarına, belediye liderlerimize, milletvekillerimize, hatta bürokrasiye uzanan bir zahmetle karşı karşıyayız. Meğer milletin sinesinden doğmuş bir siyasi partinin en büyük düşmanı vatandaşla ortasına duvarlar örmesidir. Hangi pozisyonda olursa olsun bu partide hiç kimsenin ‘layüsel’ olmadığını milletimize göstereceğiz. Elbette bu özeleştiri sürecinde hem ittifak olarak girip kaybettiğimiz, hem de Amasya, Kütahya, Kırıkkale gibi iki parti farklı ayrı girerek bilhassa CHP’ye kazandırdığımız vilayet ve ilçelerin durumunu da masaya yatıracağız.” vurgusu yaptı.
“MİLLETİMİZİN, BİZİ CHP’NİN ARDINA NİYE İTTİĞİNİ ÇOK GÜZEL TAHLİL ETMELİYİZ”
“Kurulduktan sırf 15 ay sonra bizi iktidara layık gören, şimdi 10 ay evvelki seçimlerde partimizi açık orta birinci yapan, şimdiye kadar girdiğimiz tüm seçimlerde ebediyen yanımızda duran, kısacası son 22 yılda tam 17 kere sandıkları bizim için patlatan milletimizin, 31 Mart’ta bizi CHP’nin ardına niye ittiğini çok yeterli tahlil etmeliyiz.” değerlendirmesinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ortada yalnızca bir oy kaybı değil, kan ve ruh kaybı olduğunu da söyledi.
“ÖNCE KENDİMİZİ HESABA ÇEKECEĞİZ”
AK Parti Genel Lideri ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun cürmünü millete atmanın lakin acizlerin ve gafillerin formülü olabileceğine vurgu yaparak, “Hatayı, kusuru, yanlışı millette aramak, bizim geleneğimizde asla yoktur. Biz siyasi hayatımızın hiçbir devrinde bu türlü bir yola başvurmadık, artık de başvurmayacağız. Açık söylüyorum, şahsım dâhil bu masanın etrafında oturan hiçbir arkadaşım, 31 Mart seçim sonuçlarının sorumluluğundan kaçamaz. Diğerlerini hesaba çekmeden evvel kendimizi hesaba çekeceğiz. İğneyi kendinize çuvaldızı diğerine batırmanızı istiyorum.” tabirlerini kullandı.
HATAY’I MUVAFFAKİYET ÖRNEĞİ OLARAK KURMAYLARINA GÖSTERDİ
Şehirlerde yaşadıkları oy kaybının tek bir nedene ve başlığa indirgemenin “kolaycılık” olacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hatay’ı bir muvaffakiyet örneği olarak kurmaylarına gösterdi. “Nerede bir eksik, yanılgı, kasıt yahut ihanet varsa, üzerine gitmek boynumuzun borcudur. Öteki türlü, Allah korusun, daha büyük felaketlerin, daha sarsıcı kayıpların yaşanmasına mani olamayız.” açıklamasında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin verdiği bildirinin pek net olduğunu lisana getirdi.
“YA YANILGILARIMIZI GÖREREK KENDİMİZİ TOPARLARIZ YA DA GÜNEŞİ GÖREN BUZ MİSALİ ERİMEYE DEVAM EDERİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan son olarak, “Ya yanlışlarımızı görerek kendimizi toparlarız ya da güneşi gören buz misali erimeye devam ederiz. Ya başından sonuna kadar işimizi dört dörtlük yaparız ya da çok daha ağır bedeller ödemekten kurtulamayız. Ya milletimizle olan gönül köprülerimizi tekrar güçlendiririz ya da eleştirdiğimiz partilere benzemekten kendimizi alıkoyamayız. Kim olursa olsun hiç kimsenin 22 yıllık birikimi, 22 yıllık güçlü bir çabayı heba ve heder etmesine müsaade veremeyiz, buna müsaade etmeyeceğiz.” iletisiyle konuşmasını sonlandırdı.
